^^

16 Kasım 2015 Pazartesi

Çilekli Çay

günlerden 28 mayıs, güneşli , nemli hava var burada sevgilim. bu sefer en yakın arkadaşımın defterinden bir sayfaya misafir olduk bak. 

bir şey fark ettim birtanem, sevmeyi bilmiyorum ben. ama eşsiz biçimde aşk acısı çekerim. ciğerlerim kül kül olana kadar, yanarım; yaraya üfler gibi üflerler külüme, dağılırım. 
sevmeyi öğret bana sen. sensizliği öğrendim ki çoktan. sessizliği de öğrendim. kendi sessizliğimde iç seslerimin gürültüsüyle de öldüm çok kez. 
bana sen gereksin! 
demiş ya şair, "sen bakma bana, ben senin baktığın yerde olurum." diye. 
sen beni sevme, ben senin sevdiğin her şey olurum. 
sen ol yeter ki. 
ben kahve içen, sigara dumanını yüzüne üfleyen kadınlardan değilim, olmadım hiç. affet. ben içki de içmem mesela. çilek çayı içip gözlerine bakıp gülümsesem olmaz mı? yanında kurabiye de yaparım hem. sen yemeyi seversin, her şeyi. 
elime mikrofon alıp , siyasetçiler gibi vaatler sunmama şu kadarcık kaldı. 
eğer sen benim olursan, bana senin olmayı öğretirsen; 
sana güzel yemekler yaparım. dizlerimde, göğsümde uyuturum. saçlarınla oynar, şarkılar söylerim. öperek uyandırır, öperek uğurlarım. 
ben iyi bir öğrenciyim hem 
sen öğret, çabuk öğrenirim sevmeyi. 
seni çok güzel severim.




not:bu yazı 28 mayıs 2015'te yazılıp yeni koyulmuştur. zaman ötesi bir post değildir

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder